Wednesday, November 15, 2006

no boy no cry

caponca müzikler dinlemek insanda komik bir his uyandırıyor. Ben anıra anıra çalıştığımız bir günün ardından eve gelince (tabi çıtırın evine diil kendi evime) gelince bunlarla kendimi enerji veriyorum önce. Sonra da ağlamaklı olanları listeleyip azıcık halime acıyorum. aaa hasta mısın nesin hadi bak hop hop diye tekrar gaz olanlara dönüyorum.

Şimdi bu çok psikopatça gelebilir ama yaptığım işi seviyorum. İçten içten hissediyor ama kondurmuyordum kendime. Ama galiba kabullenmem gerek artık. Yalnız ofisi sevmiyorum daha doğrusu oraya gitme fikrini. Ofisin bireylerini seviyorum mesela, küçük çaplı yeni bir rol model bile edinmiş olabilirim ama orda olmayı sevmiyorum. Hatta galiba o kadar sevmiyorumki orda karakterim değişiyor. YÖ'nün deli deli şeyler yapmasından milletin huzurunu kaçırmasından, herkesi sıra dayağına çekmesinden çok nefret ediyorum mesela. ama beni eğitimlere götürmeyi kabul etti hatta mutlu oldu galiba bu yüzden 0.5 puan veriyorum kendisine.

Bir de yine sevgili alican'a çok kızmaya başladım. ya üf çok sinirleniyorum. bi haber ver dimi düdük.

burcu bebeği özledim. Daha özlü bişiler yazmak istemiştim ama barnaklarım uyuştu. gündüz çok yoruldular, çat çat, şimdi bi de oda soğuk iyice büzüşük oldular. bardak koydum kulağımın altına beynim damlıo içine şıp şıp. gece yatarken geri doldurcam.bu bardak olayı iyi zaten beynini mikmek isteyen birisi olursa uzat bardağı takılsın o sonra geri alırsın, daha zahmetsiz.

0 Comments:

Post a Comment

<< Home